Bozdoğan Su Kemeri
İstanbul’daki Roma dönemine ait en bilindik yapılardan biride Bozdoğan (Valens) Su Kemeridir, görkemli ve tarih kokan görüntüsü ile bulunduğu bölgeye estetik bir dokunuşu olan bu su kemeri Fatih semtinde, Aksaray’dan Unkapanı’na giden yolu kesen, Fatih Camisinin bulunduğu tepe ile İstanbul Üniversitesinin bulunduğu tepe (İstanbul’un 3. ve 4. tepeleri) arasına yapılmıştır. Kemerin bu bölgeden geçmesinin sebebi Bayezid ile Fatih semtleri arasındaki çukurun kaldırılarak şimdiki üniversitenin bahçesindeki büyük havuza su depolanması olduğu düşünülmektedir.
Antik dönemin en büyük su kanallarından biri olan ve 250 kilometrelik bir su taşıma sisteminin bir parçası olduğu düşünülen Bozdoğan Su Kemeri, İstanbul’un su sıkıntısını gidermek için imparator Konstantin’in emriyle özellikle saray, hamamlar ve çevredeki bağ, bahçelerin sulanmasına yardımcı olmak amacıyla yapılmaya başlanmış fakat tamamlandığını göremeden ölmüş ve yarım kalan yapıyı imparator Valens tamamlamıştır. Bu yüzden su kemerinin adı Valens su kemeri olarak anılmış, dünyada da bu isimle bilinen yapı, ülkemizde daha çok Bozdoğan su kemeri adıyla tanınmaktadır, yapının inşasının başlama tarihi tam olarak bilinmemekle birlikte 364- 378 yılları arasında yapıldığı düşünülmektedir. 1500 yıl boyunca faal bir şekilde kullanılmıştır. I. Justinyen su kemerini dönemin, İstanbuldaki en büyük su deposu olan Yerebatan sarnıcı ve Binbir direk sarnıcına bağlamıştır.
Büyük bir kısmı yıkılmış olan su kemerinin yapıldığında 1 kilometre uzunlukta olduğu tahmin edilmektedir. Yapı Osmanlı döneminde de, İstanbul’un fethinden sonra Fatih Sultan Mehmet tarafından hem bakımı yaptırılmış hemde yeni ilavelerle kullanımına devam edilmiştir, daha sonra ise II. Bayezıt, Kanuni, II. Mustafa ve III. Ahmet dönemlerinde de birçok kez elden geçirilmiş, Kanuni Sultan Süleyman tarafından da Mimar Sinan’a kapsamlı bir bakım çalışması yaptırılmıştır.
Bozdoğan su kemerinin teknik özelliklerine bakacak olursak aşağı yukarı 800 metrelik bir kısmı ayaktadır, 2 sıra kemerden meydana gelmektedir. 1. Sıranın kemeri ve ayakları kesme taştan, 2. Sıra ise moloz taştan yapılmıştır. Yerden yüksekliği yer yer değişmekle birlikte 20 ila 28 metre aralığındadır, temelleri 5 – 6 metre derinliğinde olup kemer açıklığı 4 metre, ayak kalınlığı ise 5 ila 7 metre arasındadır. Deniz seviyesinden 50 ila 63 metre yüksekte genişliği ise kısım kısım değişiklik göstermektedir. Kemerin orijinal teknik özellikleri en iyi durumda olan 25. gözde görülebilmektedir.
2. Dünya savaşı sırasında İstabul’un nazım planını hazırlayan şehir planlamacısı Henry Prost kemere zarar vermeden altından araç geçmesini sağlayarak halen daha kullanılan güzergahı oluşturmuştur. 1988’de kemerin Atatürk bulvarı üzerindeki kısmı temizlenmiş ve güçlendirilmiş, 1990 – 1993 yılları arasında ise Doğan KUBAN ve Şirin AKINCI tarafından restore edilmiştir. Tarihi yapıların orijinalliğinin bozulmadan restore edilmesi ve ticari amaçlar için kullanılmaması, bu yapıların gelecek nesillere çok daha iyi bir şekilde aktarılmasını sağlayan bir bakış açısını benimseyerek koruyalım ve sadece ziyaret edelim.
Ziyaret Saatleri ve Konumu
24 saat ziyaret edilebilir.